Zapals.com

27 Aralık 2012 Perşembe

Trabzonspor ilkyarı karnesi




2012 - 2013 sezonuna Trabzonspor 2011 - 2012 sezonun 3. ünvanı ile başladı.

Avrupa liginde mücadele etme hakkı kazanan Trabzonspor'un rakibi ise Macaristan ekiplerinden Videoton Fehervar takımıydı.

Trabzonspor sezonun ilk maçına Karabükspor deplasmanında çıktı ve maç 1-1 eşitlik ile sonuçlandı.

Avrupa ligi maçlarında ise Avni Aker stadyumunda 0-0 kaldığı rakibiyle oynadığı rövanş maçınında normal süresi ve uzatma dakikalarıda aynı skor ile bitince penaltı atışları sonrası Avrupa kupalarına veda etti Trabzonspor.

Ligde sezonun ilk yarısında oynadığı 17 maçın 9'unu kendi sahasında oynarken geri kalan 8 maçta deplasmana çıktı.

Evinde oynadığı 9 lig mücadelesinden 4 galibiyet alırken 3 maç beraberlik ve 2 maçta yenilgi ile sonuçlandı.

Deplasmanda oynadığı 8 lig mücadelesinden ise 2 galibiyet, 3 beraberlik ve 3 yenilgi ile ayrıldı.

İlk yarıda ki en farklı galibiyetini Gençlerbirliği deplasmanında ve kupa mücadelesinde Şanlıurfaspor'a karşı 4-0'lık sonuçla aldı.

En farklı yenilgisini ise Avni Aker stadyumunda Eskişehirspor'a 3-0'lık skor ile aldı.

İlk yarıda yaptığı 3 derbidende berabere ayrılmasını bildi.

Türkiye kupası mücadelelerinin ilk turunda Şanlıurfaspor'u, ikinci turunda ise Kasımpaşaspor'u eleyerek gruplara kalmayı başardı.

Türkiye kupası gruplarında ise rakipleri Eskişehirspor, Antalya ve Mersin İdman Yurdu ile eşleşti.

Grubun ilk maçında Eskişehirspor'u Avni Aker stadyumunda 2-0 ile yendi.

Trabzonspor'un sezonun ilk yarısında bulduğu gollerin altında 12 futbolcusunun imzası bulunuyor.

İlk yarıda ki tüm maçlar gözönüne alındığında Adrian ve Olcan 5'er gol ile en fazla gol atan oyuncuların başında gelirken bu iki futbolcuyu 3'er golle Henrique ve Halil Altıntop izliyor.

İlk yarıda ki asist krallığında ise 3'er asist ile Adrian, Alanzinho, Yasin ve Halil Altıntop yer alıyor.

En uzun süre forma giyen oyuncu ise 1640 dakika ile Zokora olurken onu 1560 dakika ile Emerson ve 1552 dakika ile Onur takip ediyor.

Trabzonspor sezonun ilk yarısında hiç kırmızı kart görmedi.

Sarı kart göre oyuncuların başında ise 6 adet sarı kart ile Serkan ve Bamba yer alıyor. Bunları 5 sarı kart ile Mustafa Yumlu takip ediyor.

Ayrıca Trabzonspor sezonun ilk yarısında maçların normal süresinde hiç penaltı kullanmadı.

24 Aralık 2012 Pazartesi

Forvetsiz bu kadar



İlk yarının son maçı ve rakip ligin lideri Galatasaray.

Hani şu Trabzonspor'un futbolcularının kafalarını para ile karıştıran kulüp.

Şenol hoca maça forvet oyuncularınında kanat oynama özelliği yüksek bir kadro ile sahaya çıktı.

Bir derbi maça hemde evinde oynadığınız bir maça forvetsiz çıkmak açıklanabilir bir düşünce değil.

İlk yarıda ki forvet-kanat oyunculardan Henrique'nin başarısız oyunu ikinci yarının başında bir değişiklik olacağının göstergesiydi fakat bu değişikliğin Aykut ile gerçekleşmesi herkesi şaşkınlık içinde bırakmaya yetti.

Maçta iki takımında futbolcuları tüm yarının yorgunluğu hissettiren cinstendi ve maçta doğru düzgün bir atak olmadan 0-0 sonuçla tamamlandı.

Şenol hocanın maçın son 10 saniyesinde genç Emre Güral'ı oyuna alması ise çoğu kişinin tepsikini çeker cinstendi.

Bu şekilde bir genç oyuncu kazanmak bir yana kendisine olan güveninde kaybolmasına neden olur.

İkinci yarı için umarız hocanın ve yönetimin çalışmları çoktan başlamıştır.

21 Aralık 2012 Cuma

ONURlu mücadele



Ligde kendi sahasında farklı bir yenilgi aldığı Eskişehirspor ile bu sefer kupada mücadele maçına çıktı Trabzonspor.

Her maç olduğu gibi bu maçada hızlı başlamasını bildi.

İlk 20 dakikada Halil ve Adrian'ın golleriyle öne geçen Trabzonspor haftasonu oynayacağı Galatasaray maçının düşüncesiyle oyunu ağırdan almaya başladı.

Defans hattının sürekli hatalar yapması fakat buna karşılık kaleci Onur'un insanüstü performansı skorun Trabzonspor lehine olmasını sağladı.

Trabzonspor halen futbol anlamında güven vermiyor.

Kadro olarak zengin olmasına rağmen ilk 11 futbolcularının sahada ki performansı hep tartışma konusu durumunda.

Şimdi gözler ise haftasonu oynanacak olan ilk yarının son maçı Galatasaray derbisinde.

20 Aralık 2012 Perşembe

Bu ülkede Adalet parti isminden mi ibaret



Bir pankartın stada sokulma hikayesi bu.

1,5*30 m. boyutlarında olan ve "Bu ülkede "Adalet" parti isminden mi ibaret" yazılı bir pankarttı.

İlk aramada başarılı bir şekilde geçen panlart turnikelerin olduğu kısımdan geçtikten sonra polis kontrolüne takılmış.

Polisler 30 m. lik pankartın açılmasında ısrarcı davrandılar çünkü onlara verilen görev bu yöndeymiş.

Gençler ise bir şekilde bu pankartın içeri girmesi için uğraşmışlar.

Pankartın yarısı açıldığında ve yazı okunmaya başladığında polis memuru amirini arayıp bilgi vermiş.

Pankartın tamamı daha açılmamışken talimat veren memur gençlere dönerek tamam tamam açmanıza gerek yok içeri sokamazsın demiş.

Gençlerin nedenini sorduklarında aldıkları cevap ise bir o kadar gülünç : "Siyasi içerik".

Evet ülkede siyaset futbola hiç bulaşmadı ya bu pankartın da stadda açılması siyasi bir eleştri olduğu gerekçesiyle açılmasına izin verilmedi.

Bu kadar uğraş veren gençler eyvallah deyip bu işten vazgeçmeyeceklerdi elbette.

O da ne maçın 2. yarısı üst tribünde bir pankart asılıyordu.

Evet evet bu o el konulan pankarttı.

Her ne kadar 5 dakika kalabilsede asıldığı yerde mesaj bir yerlere ulaşmıştı.

Hani siyaset bulaşmamış ya bakalım hele örneklerine ;







17 Aralık 2012 Pazartesi

Çok bağırmak eşit değildir taraftarlık



Taraftarlık gönül verdiğin bir takımı desteklemektir.

Takımının iyi gününde ve kötü günündede yanında olmaktır.

Senin gönül vermiş olduğun takıma aynı sevgiyi besleyen insanlar ile sıcak dostluklar kurmaktır.

Ülkenin neresinde olursa olsun o formayı üzerine giyinmiş kişinin gözlerinin içine bakarak selam verip sohbet etmektir taraftarlık.

Taraftarlık sadece galibiyet ve başarı anında sürdürülebilen bir olguda değildir.

Öyle olsa 1984 - 2010 arasında hiç şampiyonluk yaşamamış bir takımın taraftarı olma gibi bir eyleme girişmezdik.

Dün yine onbinlerce insan gönül verdikleri takıma destek vermek için stadda ki yerlerini almıştı.

Kimi arkadaş çevresi ile, kimi ailesi ile, kimi sevglisi.

Sonuçta orada toplanma amaçları aynı renklere olan tutkularıydı.

Fakat bir grup vardı ki amaçları futbolun dışına çıktı.

Kendi görüşünde olmayan insanlara karşı takıntıkları tavır ve sergiledikleri son olay bir çok insanı futboldan soğutan cinstendi.

Futbolda şike yapan insan ile stadda bir babayı çocuğunun önünde döven zihniyet aynıdır bunun aksini kimse bana ispat edemez.

Ülkeyi geçtim benim takımıma destek verip bu şekilde davranış gösteren insanların bulunduğu bir ortamda artık futbol izlemek benim için bitmiştir.

14 Aralık 2012 Cuma

Trabzon İstanbul'u mesken tuttu



Trabzonspor tüm birimleri ile bu hafta İstanbul'u mesken tuttu.

1461 Trabzon'un Galatasaray ile olan kupa mücadelesi, Trabzonspor'un Kasımpaşaspor ile olan kupa mücadelesi ve haftasonu İBB ile yapacağı lig maçı ve Trabzonspor Basket takımının Pertevniyal mücadelesi.

1461 Trabzon TT Arena da Galatasaray'ı 2-1'lik bir skorla kupanın dışına itmeyi başardı. Alınan galibiyet çoğu kişi tarafından pek dile getirilmese de 1461 Trabzon'lu oyuncuların inanmaları ve ortaya koydukları mücadele takdir edilecek cinsten.

Trabzonspor basket takımı da Pertevniyal karşısında 80-60'lık bir sonuç ile sahadan galip ayrılmasını bildi.

Trabzonspor ise her daim seyirci ve oyun bakımından üstün olduğu Kasımpaşa stadına kupa mücadelesi için çıktı.

Kasımpaşaspor'un ilk dakikalarda golü bulması herkesin aklına acaba Trabzonspor'da mı elenecek sorusunu getirmedi değil.

Trabzonspor Adrian'ın 88. dakika da gelen kafa golü ile beraberliği yakalamasını bildi ve maç uzatmalara gitti.

Uzatmalarda da gol olmayınca penaltı atışları ile Trabzonspor kupada bir üst tura yükseldi.

Şimdi gözler haftasonu oynanacak İBB maçına çevrildi.

10 Aralık 2012 Pazartesi

Futbol adına iyi sonuç olarak kötü



Geçen hafta alınan farklı galkibiyetin tesadüfi mi yoksa gerçekten takım olma yolunda atılmış adım mı olduğu bu Kayserispor maçında belli olacaktı.

Trabzonspor daha ilk dakikalarda baskılı oyun ortaya koydu ve atılan gol ofsayt olunca herkes oyunun Trabzonspor adına güzel olacağı kanısındaydı ki Kayserispor yan top ile öne geçmeyi bildi.

Daha sonra Trabzonspor'un rakiplerinden daha çok puan kaybına neden olan direkler yine sahne aldı.

Kayserispor'lu futbolcuların daha ilk dakikalarda oyunu soğutma çabaları ve yaptıkları faullere kart verilmemesi de oyunu lehlerine çevirmeye yetiyordu.

Hakemin göstermediği kartlar ve vermediği penaltıda maça damga vuran olaylar arasındaydı.

Sahada Trabzonspor'un kazanmaması için tüm etkenler mevcuttu.

Atılan golde zaten bu zorluğa bir gösterge olarak çaba harcanan bir şekilde geldi.

Trabzonspor evinde ki bir maçtan daha puan kaybı ile ayrıldı.

Ortaya konulan futbol en azından kadronun oturması açısından iyiye işaretti.

4 Aralık 2012 Salı

Sonuç güzel taraftar güzel



Eskişehirspor'a Avni Aker de ağır bi şekilde mağlup olduktan sonra Ankara'da Gençlerbirliği deplasmanına gitti Trabzonspor.

Ankara'da oynadığı takımlara ve maçlarda büyük bir üstünlük sağlayan takımımız yine bir sıçrama olarak görüyordu bu maçı.

İlk dakikada gelen gol ve sonrasında rakibin maçın 17. dakikasında 10 kişi kalması ile oyunun kontrolü Trabzonspor'a geçti.

Trabzonspor'lu futbolcular bu sezon ki en yüksek isabetli pas oranına sahip oldular bu maçta.

Takım sahadan 4-0 lık net bir skor ile ayrılırken halen ligin en az gol yiyen takımı ünvanını korumakta.

Ligin üst sıralarında ki takımların puan kayıpları yaşadığı bu haftada alınan bu 3 puan daha değerli bir hale geldi.

Gelelim taraftara. Trabzonspor kendi sahasında bu kadar destek görmedi diyebiliriz.

Teşekkürler Ankara'da bulunan ve onlarca km yol gidip destek veren taraftarlara.