Zapals.com

29 Ocak 2013 Salı

Benim için Şenol GÜNEŞ



Yaşımın küçük olması sebebiyle kalecilik yaptığı dönemleri bilmiyorum.

Ama anlatılanlar eşliğinde şampiyonluklarımızın mimarlarından olduğunu biliyorum.

Uzun süre gol yemeyerek Türkiye rekorunu elinde bulundurduğu bir gerçekte var ortada.

Bizler için şehir efsanesi tanımının görünen yüzüydü işte Şenol hoca.

Sonra teknik direktörlük görevlerine denk geldik.

Trabzonspor en güzel dönemlerini hep onun sayesinde yaşıyordu.

Şampiyonluk yarışında her daim en önlerde yer alıyordu Şenol hocanın takımı ama nedense hep bir şekilde engelleniyordu sanki bu şampiyonluklar ki 2010-2011 sezonunun sonunda bu engellemelerin nasıl ortaya çıktığını herkes gördü.

O Karabükspor maçı sonrası otobüse binerken şu konuşmayı yapıyordu :"Bugün itibariyle emek veren bir takım olarak paraya karşı yetenek ve emeğin savaşını verdik."

Ve yine bir konuşmasında : "Trabzonspor, camiasıyla birlikte, yapılanlar karşısında dik durmaya devam edecektir. Dışımızda gelişen hiçbir olayın bizi yanlışa sürüklemesine izin vermeyeceğiz. Futbolun saha içerisinde sonuçlanmasını doğru buluyoruz. Aksini düşünmek daha istemiyoruz. Mutlaka bizim de yaşananlara karşı söylenecek birkaç çift lafımız vardır. Günü geldiğinde bunları da seslendireceğiz. Adalet er ya da geç bir gün mutlaka tecelli eder." diyordu.

Hoca ülke futbolunun durumunu çok iyi okuyabiliyordu ve dediklerine haklı çıktı.

Daha sonra şampiyon kadrodan oyuncular tek tek kaçtı ama o elinde ki oyuncular ile ilk defa katıldığı Şampiyonlar liginde tarih yazmasını bildi.

Yorulduğu her halinden belli oluyordu ama kimse gitmesini istemiyordu ve ısrarları kıramadı kulüpte devam etti.

Takım yenildiği zaman suçu tek başına üzerine alıp, takım galip geldiği zaman ise biz yendik diyecek kadar da mütevazi bir insandı.

En kötü anda bile çıkıp yaptığı açıklamalar ile taraftarın tansiyonunu düşürebilecek bir liderdi.

Saha içinde taraftarların sinirli oldukları anlarda onların yanlarına gidip bir öğretmen edasıyla hakim olabiliyordu.

Ama artık bizim sahanın içinde olduğunu bildiğimiz Bordo-Mavi giyinen bir kahramanımız yok.

Ayrılışı bu şekilde olmamalıydı.

Şenol hoca ayrılığın bile en güzelini hakediyor.

28 Ocak 2013 Pazartesi

Ruhsuzluğun sonu İstifa

Kupada ki performansını bir türlü lige yansıtamayan Trabzonspor ligin zayıf ekiplerinden Elazığspor deplasmanına konuk oldu.

Her zaman olduğu gibi maça hızlı başlamasını bilen Trabzonspor golü bulma konusunda sıkıntılıydı.

Rakip takım ise bulduğu pozisyonları gole çevirmesini bilerek skor ve oyun üstünlüğünü ele geçirmesini bildi.

TRABZONSPOR da sahada bulunan futbolcuların sahaya hangi amaçla çıktıkları ise halen bilinmiyor.

O formayı giyen insanların bir mücadele ruhu ortaya koyamamasının cezasını ise maç sonu istifa eden Şenol Güneş çekti.

Şenol hocanın istifası bekleniliyordu ama bu şekilde olması kimse açısından iyi olmadı.

Trabzonspor ve Türk futbolunun en değerli ismi tüm sorumluluğu üzerine alarak Trabzonspor'dan ayrıldı.

İstifanın üzerinden saatler geçmeden yerine Tolunay Kafkas getirildi.

Tam bir sorunlar yumağı olan TRABZONSPOR u bakalım nasıl bir süreç bekliyor.

21 Ocak 2013 Pazartesi

Sorun nedu ?



Kupa maçlarında oynadığı futbol ve aldığı puanlar ile az da olsa taraftarın gözünü boyamasını bilen Trabzonspor ligede aynı hızla başlayacak düşüncesi yarattı.

Üst sırada bulunan rakiplerinin puan kaybı ile başladığı bu haftada galibiyet tek hedefti.

Daha maçın ilk dakikalarında ofsayttan yenilen gol tüm planları alt üst etmişti.

Sahaya çıkan Trabzonspo'lu futbolcuların kafaları sanki başka yerdeydi.

Galibiyet için ortaya mücadele koyma gayretini bile kimse göstermiyordu.

Galibiyeti isteyen Karabükspor'du ve istediğinide 3 gol ile almasını bildi.

Tamam belki hakem hataları vardır, belki maçın erken saatte olmasının yıprattığı bir psikolojide olabilir ama ruhsuz bir şekilde oyun oynamanın hiç bir açıklaması olamaz.

Trabzonspor forması bu ligde ki en zor formadır.

Ayrıca Şenol hocanın gün geçtikce maç içinde ki yanlışları ve kadro tercihleri oldukça akıl almaz bir hal almaya başladı.

Umarım Trabzonspor teknik heyet ve futbolcusu ile toparlanma sürecini erken atlatır ve ligde olması gerektiği sırada olur.

14 Ocak 2013 Pazartesi

Kupadan Notlar



Kupa maçları ile futbola yeniden merhaba dedik.

Trabzonspor Antalya deplasmanında Antalyaspor'a karşı olan şansızlığını sonunda kırarak galip gelmesini bildi.

Maçta futboldan çok hakemin yanlış kartları ön plana çıksada alınan 3 puan ve grup liderliği Trabzonspor taraftarını az da olsa mutlu etmeye yetmişti.

Diğer temsilcimiz 1461 ise Avni Aker de Fenerbahçe'yi ağırladı.

Maçın 84. dakikasına kadar daha etkili bir görüntü çizen temsilcimiz futbolunda adaletinin olmadığının örneğini göstermiş oldu bize.

Futboldan daha çok Trabzonspor taraftarının tepkisini ön plana çıkarma uğraşında olan büyük bir topluluk var ülkemizde.

Daha maç günü gelmeden yapılan açıklamalar, özel güvenlik önlemleri istemeler, stada tel örgü çekilmeler, saha içinde futbolcuların yaptığı hareketler vs. gözönüne gelmez iken emeği çalınmış, hayallerine el konulmuş bir topluluğun yaptığı sorun oluyor.

Ülkemizde ki insanlar ne zaman empati kurma becerisini gösterebilirler o zaman Trabzonspor taraftarının ruh halini anlayabilirler.